ORGANİK ÜRÜNLERE GÜVENİLİRMİ
ORGANİK ÜRÜNLERE GÜVENİLİRMİ

 Artan dünya nüfusuna karsın doğal kaynakların hızla kirlenip, tükenmesi, dikkatleri ekosistemin özelliklerini ortadan kaldıran, genetik çeşitliliği azaltan geleneksel tarımdan,  doğal dengeyi koruyan, toprak verimliliğinde devamlılığı ve doğadaki canlıların sürekliliğini sağlayan, bununla birlikte doğal kaynakların ve enerjinin etkin kullanımına dayanan organik tarım sistemine yöneltmektedir. Dünya genelinde, özellikle gelişmiş toplumlarda her geçen gün daha fazla kabul gören organik tarım ürünleri, hayatımızın her alanında yerini almaya başlamıştır. Önümüzdeki dönemde tüketici bilincinin artışına paralel olarak organik tarım ürünlerin kullanımı, dolayısıyla üretim ve ticaretinin daha da artacağı düşünülmektedir. Organik tarımda, yetiştirilecek ürünlerin yerli çeşit olması, bulunduğu bölgenin iklim ve toprağı ile uyum göstermesi son derece önemlidir. Türkiye zengin florasıyla çok sayıda tarımsal üründe yerel ırklarıyla yetiştiricilik faaliyetini sürdürmektedir. Türkiye bu özelliği ile organik tarım üretiminde yüksek rekabet gücünü ortaya koymaktadır. Tüm bu yukarıda saydığımız nedenlerden dolayı organik tarım ürünlerinin güvenilirliğinin önemini bir derece daha da ileriye götürmektedir. Organik tarım ile ilgili gerekli temel mevzuatların bilinmesi ve uygulanması hem üretici hem de tüketici bazında ürün satışı ve gıda güvenliği sorununu büyük ölçüde ortadan kaldırabilen bir durum olmakla birlikte ister istemez aklımıza şu soruyu da getirebilmektedir. “En güçlü savunduklarımız en az bildiklerimiz mi yoksa bilgi kuşkuyu mu besler? sorularıdır.  Bunun yanında “Denetimin en doğrusu bilinçli tüketici tarafından gerçekleştirilenlerdir” şeklinde ifadeler de söz konusudur. Bu ve bunlara benzer konular uzadıkça uzayabilmektedir. Sonuçta bir mevzuat var, kendine özgü yöntemleri, girdileri, kuralları, kurumları var. Yani üretiminizi bu çerçevede yapıp belgelendiriyorsanız (Ürün Sertifikası), ürününüz ‘Organik’ statüsündedir. Yani bir ürün organik olabilir. Hatta diyelim ki üretici ve tüketici arasında güven ilişkisi var ya da bu güveni sağlayacak sivil mekanizmalar kooperatifler, dernekler arası bir iradi mekanizma ortaya çıkmış. Bu tür güvene veya örgütsel denetim mekanizmalarının dayanan üretime ‘Sosyal Sertifikasyon’ denmektedir. Üreticiden son tüketiciye dek farkındalığı yüksek, iletişimi güçlü, bilgili ve hakkını arayan pozisyonda olmak koşulunun olması gerektiğine inanan kişilerin sayısı da az değildir. Sosyal sertifikasyon ile üretim yapılabilir ancak bu ürünler ticari olarak genel organik ürün pazarına giremez ve organik ürün etiketi ile satılamaz kanaati oluşturmaktadır. 
KAYNAK:ORGANİK GÜVEN Atilla ÇAKIR*1      Muharrem ERGUN1     Nusret ÖZBAY1   Abdullah OSMANOĞLU1    1Bingöl Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 1β000/Bingöl, Türkiye. *e-posta= cakiratilla@gmail.com